Sakarya Üniversitesi’nin (SAÜ) tertiplediği SAÜFEST’in alt kategorisinden biri olan SanatFest’te Öğretim Görevlisi Songül Ergün, ebru çalıştayı düzenledi. SAÜFEST’in sadece öğrencileri değil şehri de sanatla buluşturduğunu ifade eden Öğr. Gör. Ergün, “Her sene de devam etmesini dilerim. Pek çok sanat dalını bir arada herkes görmüş oluyor. Sadece fakültelerde kalmıyoruz, herkese ulaşmış oluyoruz” dedi.
Sakarya Üniversitesi Sanat Tasarım ve Mimarlık Fakültesi (STMF) Geleneksel Türk Sanatları Bölümü Öğretim Görevlisi Songül Songül Ergün, Kahve Keyfi’nde ebru çalıştayı gerçekleştirdi. Etkinlikte katılımcılar, ebru sanatını uygulama fırsatı elde etti. Öğr. Gör. Songül Ergün, çalıştayda ebru hakkında bilgiler verirken, SAÜFEST hakkında düşüncelerini de dile getirdi.
SAÜFEST MÜTHİŞ ETKİLİ OLDU
SAÜFEST sayesinde öğrencilerin yanında şehrin de sanatla buluşmasını sağladığını söyleyen Öğr. Gör Ergün, “Bütün çalıştay yapanlar, öğrenciler, tüm şehir adeta kampüsümüzde. SAÜFEST’i duymayan kalmadı. Müthiş bir etkinlik oldu. Her sene de devam etmesini dilerim. Pek çok sanat dalını bir arada herkes görmüş oluyor. Sadece fakültelerde kalmıyoruz böylelikle, herkese ulaşmış oluyoruz.” dedi.
SAÜFEST’in pandemi sonrasına iyi bir tazelenme fırsatı getirdiğini ifade eden Öğr. Gör. Songül Ergün, “Uzun süredir yapılmayan bir şey olduğu için, özellikle de pandemi sonrası böyle bir festivalin düzenlenmesi herkese bir can bir kan oldu. Hem hevesimizi artırıyor hem canlı hissettiriyor” ifadelerini kullandı.
Ebru sanatını ecdadımızın sanatı olarak ifade eden Öğr. Gör. Songül Ergün, “Ebrunun tam olarak nasıl ortaya çıktığı belli değil. Ebru bir kâğıt bezeme sanatıdır ve kitap sanatları arasında yer alır. Kitap sanatı da bizim bütün geleneksel sanatlarımızın ana konusudur, üstelik ebru ecdadımızın sanatıdır.” diye konuştu.
Öğr. Gör. Ergün, ebrunun bir kere yapılabildiğini dile getirirken, sözlerine, “Ebrunun psikolojik etkilerini hep söylerler ama dokunduğum şey toprak boya, baktığım ve boyaya attığım şey su. İkisi de insanı ferahlatan şeyler. Onun dışında da cüzi ve külli irade durumumuz var. Çünkü yaptığımız ebruyu bir kere yapabiliriz. Aynı boyaları aynı fırçalarla aynı yere atsak bile aynı damla aynı yere düşmez. Bu bizim için çok özeldir. Bunun en büyük özelliği de iyi ya da kötü çabuk sonuçlanır. Cazip geliyor insanlara. İşin özeti geleneksel sanatları ebruyla tanıttık diyebiliriz.” ifadelerini ekledi.
Ebru sanatının ardından STMF Araştırma Görevlisi Emsele Bal da katılımcılarla çini çalıştayı gerçekleştirdi.