CHP Grup Başkanvekili, Sakarya Milletvekili Engin Özkoç, Taksim’deki terör saldırısından sonra İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Kimsenin etrafında Nusaybin’in, Kızıltepe’nin, Kamışlı’nın olduğu gibi bir çok terör örgütünün fink attığı ve bir çok ülkenin istihbarat ağlarının fink attığı bir yer yoktur” şeklindeki sözlere dikkati çekti. Özkoç, Nusaybin ve Kızıltepe’nin Türkiye sınırlarında olduğuna işaret ederek, ”Bir içişleri bakanı, ‘benim ülkemde terör örgütleri, istihbarat ajanları fink atıyor’ diyorsa, bu ülkenin çivisi çıkmış demektir” şeklinde konuştu.
Engin Özkoç, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında gündemi değerlendirdi. İçişleri Bakanı Soylu’nun, Taksim’deki terör saldırısına ilişkin ABD’nin taziyesini kabul etmediğini ancak bir gün sonra MİT’in, ABD ve Rusya istihbarat şeflerini Ankara’da ağırladığını, bir gün sonra da Erdoğan’ın, Biden ile yüzyüze görüşerek taziyesini kabul ettiğini anlatan Özkoç, iktidarı terörle mücadelede ciddiyetsizlikle suçladı.
Özkoç, özetle şunları söyledi:
“Soylu, ‘Bu terör saldırısının arkasında ABD vardır. Taziyesini kabul etmiyoruz’ dedi. Bunu, sana Recep Tayyip Erdoğan söyletmediyse, kendi başına söylediysen, bunun gereğini Erdoğan’ın yapması gerekiyor. Ama ben inanıyorum ki, bunu İçişleri Bakanı’na söyleten ve daha sonra da Biden’ın elini sıkıp, taziyeyi kabul eden Erdoğan’dır. Bunu, bu noktaya getiren Türkiye Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan zattır.
“MİT’İN, CUMHURBAŞKANININ BİLGİSİ DIŞINDA TERÖRLE MÜCADELE OLUR MU”
Soylu’nun açıklamasından bir gün sonra, MİT, CIA ve Rus istihbarat şefleri Ankara’da ağırlandı. ABD’nin yaptığı, içinde CIA’nın içinde olmadığı bir terör saldırısı
mümkün müdür? Yani hem diyorsun ki, “ben onların taziyesini kabul etmiyorum” hem de oturuyorsun CIA ile toplantı yapıyorsun.
Bir gün sonra da Tayyip Erdoğan, sanki İçişleri Bakanı böyle bir şeyi söylememiş gibi gitti, Biden’ın elini sıktı, taziyesini kabul etti.
MİT’in, istihbaratın olmadığı bir terörle mücadele olabilir mi? Devletin başının bilgisinin olmadığı, iradesinin bulunmadığı bir terörle mücadele yürütülebilir mi? Bana göre, akılla düşündüğün zaman olamaz.
“TERÖRLE MÜCADELE ŞOV ALANI DEĞİL”
Kardeşlerimizi kaybettiğimiz, ciğerimizi yakan terörle mücadele şov alanı değil. Süleyman Soylu’nun beceriksizliğin bedelini ya da oynanan oyunlardaki aldığı rolün bedelini, Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan masum insanlar kanıyla ödemek zorunda mıdır? Soylu, tek başına faili bulduysa, bu da Amerika ise Türkiye Büyük Millet Meclisi burada. AKP iktidarı, Amerika Birleşik Devletleri ile ilgili delilleri kapalı oturumda Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne getirir, konuşur.
Recep Tayyip Erdoğan’a sesleniyorum: Elini sıktığın Biden’ın söylediği mi doğru, yoksa emir verdiğin Soylu’ya mı söylettin? Soylu sana rağmen mi bunu söyledi? Eğer sana rağmen bunu söylediyse; cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturuyorsun, gereğini yap. Senin İçişleri Bakanın diyor ki: ‘Benim ülkemde terör örgütleri, başka ülkenin istihbarat ajanları fink atıyor’ diyor. Dünyanın neresinde bunu söyleyen bir İçişleri Bakanı ve neresinde bunu söylerse yaptırımı bulunmayan bir ülke var?
İstanbul’un göbeğinde milletimize bir saldırı olayı oluyor, 6 canımız gitmiş, İçişleri Bakanı çıkıyor diyor ki: ‘Mahcubuz’.
“İÇİŞLERİ BAKANI, GÖREVDEN UZAKLAŞTIRILMALIDIR”
İçişleri Bakanı, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde terör örgütleri fink atıyor diyorsa, başka ülkelerin istihbarat ajanları fink atıyor diyorsa, o fink atan terör örgütleri 1200 kilometre gelip İstanbul’un göbeğinde de fink atarak bomba koyuyor, 6 canımız gidiyor; İçişleri Bakanı Soylu milletin karşısında mahcubuz diyorsa, o İçişleri Bakanı, görevden uzaklaştırılmalıdır.”
“TERÖRLE MÜCADELE, SAKSI TOPLATMAK DEĞİLDİR”
Engin Özkoç, terörle mücadelede istihbaratın ve sınır güvenliğinin esas olduğuna vurgu yaparak, özetle şu görüşleri dile getirdi:
“Sen demedin mi ayakkabı numaralarına kadar biliyoruz, sen demedin mi kuş uçurtmuyoruz, sen demedin mi 120’den az terörist kaldı… Şimdi diyorsun ki, ‘Türkiye topraklarında terör örgütleri fink atıyor’, ‘uluslararası ajanlar fink atıyor.’
Taksim’in merkezine bombayı koyan kadın terörist, güvenlik unsurlarının en yoğun olduğu yerlerden biri olan Afrin’den 4 ay önce yola çıkmış. 4 ay önce Türkiye’ye sınırdan kaçak olarak geçmiş. Sınır kevgir. Onun için Kemal Kılıçdaroğlu, ‘sınır namustur’ diyor. Bu terörist, İstanbul’a ulaşıyor, ev kiralıyor, tekstil atölyesinde işe giriyor. Elinde bombayla Taksim’e gidiyor ve bir saksının dibinde elinde bombayla 40-45 dakika oturarak bekliyor. Tam da İçişleri Bakanının dediği gibi terör örgütüne mensup kişi, İstanbul’un göbeğinde fink atıyor. Bombayı saksı dibine bırakıyor ve gidiyor. 6 canımızı kaybettik. Ve bakan, bu saldırıdan sonra ‘mahcubuz’ diyor.
Aldıkları tedbiri söylüyorum size; Taksim’deki saksıları toplattılar, ağaçları söktüler, bankları kaldırdılar. Terörle mücadele bu mudur? Bu kadar basit midir?
Terörle mücadele saksı sökmek değildir, terörle mücadele istihbarattır, terörle mücadele ciddiyettir. Terörle mücadele, bir ülkenin içerisinde terör örgütlerine fink attırmamaktır, başka ülkenin ajanlarına fink attırtmamaktır.”
“KİMSENİN COĞRAFYASINDA 5 MİLYON SIĞINMACI DA YOK”
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, Taksim’deki patlamadan sonra, “Kimsenin coğrafyasında Kobani yok, Tel Rıfat yok, Münbiç yok” şeklindeki açıklamasına da değinen Özkoç, “Kimsenin coğrafyasında, dünyanın hiç bir ülkesinde kevgire dönmüş sınırlardan ülkeye akın eden 5 milyon sığınmacı yok” dedi.
Özkoç özetle şöyle devam etti:
“Bundan sonra bir tek can dahi kaybetsek, bu İçişleri Bakanı’nı orada tuttuğu müddetçe, sorumlusu Recep Tayyip Erdoğan’dır. Dünyanın neresinde olursa olsun bir İçişleri Bakanı, ‘benim ülkemde terör örgütleri fink atıyor’ diyorsa, ‘benim ülkemde istihbarat ajanları fink atıyor’ diyorsa, ‘benim ülkemde 6 can gitti, bundan dolayı mahcubiyet duyuyoruz’ diyorsa ve bununla, basite indirgeyerek kendisini temize çıkartmak istiyorsa, o zaman bu ülkenin çivisi çıkmış demektir.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın dün Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki sözlerine ilişkin değerlendirmesi sorulması üzerine Özkoç, özetle şunları kaydetti:
“Adalet Bakanı, Fethullah Gülen’le yaptığı övgüler ve verdiği destek nedeniyle ‘keşke söylemeseydim’ demiş. Ülkeyi bunlar yönetiyor: Biri Adalet Bakanı, biri İçişleri Bakanı… Keşke söylemeseydim dediği kişi, terör örgütünün lideri olan kişidir. Aynı övgüleri İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da yapmıştır. Aynı övgüleri Recep Tayyip Erdoğan da yapmıştır. Recep Tayyip Erdoğan’ın isteği ve bilgisi olmadan, hiçbir terör örgütünün başını ve terör örgütünün üyelerini hiçbir tanesi övemez.
Türkiye Cumhuriyeti’ni yöneten işte bu Adalet Bakanı ve bu İçişleri Bakanıdır. Bunlara emri veren ve bütün bunların yapılmasını sağlayan da cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan Recep Tayyip Erdoğan’dır.”