Gıda piyasasına iddialı giren Türkşeker, Türkiye’nin tarımsal ithalatının azalmasında önemli rol oynuyor. Türkşeker Genel Müdürü Mücahit Alkan, “Gerçekleştirdiğimiz projelerde biz temel olarak, çiftçimizin, sanayicimizin ve tüketicimizin kazanacağı bir sistem kurmayı öngörüyoruz. ‘Gelecek yıl tarımsal üretimin yıldızı Türkşeker olacak’ diyebiliriz” dedi.
TÜRKŞEKER’İN 2021 VİZYONU
Türkşeker Genel Müdürü Mücahit Alkan, şeker, tarım ve gıda sektörünün 2020 yılındaki çalışmaları ve 2021 vizyonu ile ilgili Yeni Sakarya Gazetesi’ne özel değerlendirmede bulundu.
Türkiye’nin tarımsal ithalatının azaldığını vurgulayan Mücahit Alkan, bunda çiftçinin planlı üretim yapabilmesi ve ihtiyaç duyulan tarımsal girdilerin doğru zamanda tedarik edilmesi amacıyla hayata geçirilen “sözleşmeli tarım” projesinin etkili olduğunu belirtti.
Adapazarı Şeker Fabrikası ziyaretinden sonra Sait Tanış Kültür Merkezi’nde bir söyleşiye katılan Mücahit Alkan, şeker, gıda ve tarım sektörünün geçen yılı ve 2021 vizyonu ile ilgili Yahya Bakır’ın sorularını yanıtladı.
Türkşeker’in 2020 yılına dair öne çıkan başlıca çalışmaları nelerdir?
SÖZLEŞMELİ TARIMDA BİR ASIRLIK TECRÜBE!
Yaklaşık bir asra yakın zamandır pancar sektöründe yürüttüğümüz sözleşmeli tarım modelini bu yıl hububat, gıda ve sera sektörüne aktardık. Biz bu model ile hem çiftçimizin hem sanayicimizin hem de tüketicinin kazanacağı bir sistem kurduk.
TÜRKŞEKER SAYESİNDE ÇİFTÇİMİZ DAHA ÇOK KAZANIYOR!
Ayrıca çiftçilerimizin ürettiği ürünlere borsa fiyatından alım garantisi veriyoruz. Böylece çiftçimizi pazarlama sıkıntısından kurtarıyoruz. Borsa fiyatından alım garantisi verdiğimiz ürünler bize teslim edildiğinde çiftçimize anında ödeme yapıyoruz. Çiftçimiz bu sayede yeni dönemde yapacağı harcamalar için nakit sıkıntısı yaşamıyor.
ÇİFTÇİMİZE SÖZLEŞMELİ TARIM KAPSAMINDA 4 MİLYAR ÖDENECEK!
Çiftçimize olan desteklerimiz bunlarla sınırlı değil. Çiftçimize ekim, bakım söküm dönemlerinde yaptığımız avans ödemeleri çiftçimizin yüzünü güldürüyor. Sözleşmeli tarım kapsamında bugüne kadar çiftçimize yaklaşık 2 milyar lira ödeme yaptık. 2020/2021 üretim dönemi sonuna kadar çiftçimize ödeyeceğimiz toplam tutarın 4 milyar lirayı bulmasını bekliyoruz. Yani bu sistem çiftçimize kazandıran bir sistem.
SANAYİCİMİZİN İSTİHDAM VE ÜRETİM KAPASİTESİ ARTIYOR!
Bu sistemle sanayicimiz de kazanıyor. Çiftçilerimizden aldığımız ürünleri doğrudan sanayicimize ulaştırıyoruz. Sanayicimiz atıl kapasitelerini kullanarak çiftçilerimizin ürünlerini son ürüne dönüştürüyor. Böylece hem sanayicimiz atıl kapasitesini kullanarak üretimini artırıyor hem de yeni istihdam olanakları ortaya çıkıyor. Bu sayede sanayicimiz de kazanmış oluyor.
TÜKETİCİ KALİTELİ ÜRÜNÜ UYGUN FİYATLA ALIYOR!
Sözleşmeli Tarım ve Münavebe Sistemi ile tüketici de kazançlı çıkıyor. Sanayicimizin dönüştürdüğü kaliteli son ürünleri, piyasadaki muadillerinden çok daha uygun fiyata market raflarına taşıyoruz. Böylece tüketicimizin kaliteli ürünü uygun fiyata almasını sağlıyoruz.
FİYAT İSTİKRARI SAĞLANIYOR!
Tarladan rafa felsefesiyle kurduğumuz bu ağ sayesinde aracılar ortadan kalktığı için hem çiftçimiz hem sanayicimiz hem tüketici kazanıyor. Ayrıca sistem sayesinde hububat, gıda ve sera sektöründeki ürünlerin fiyat istikrarı sağlanmış oluyor. Bu da enflasyona aşağı yönde etki ediyor.
TARIMSAL İTHALAT AZALIYOR!
Bunların yanı sıra sözleşmeli tarım kapsamında sözleşme yaptığımız bölgelerin ürün desenlerini çıkardık. Ülkemizin ithal ettiği ürünleri belirledik. Bu ürünleri sözleşme uyguladığımız bölgelerde yetiştirmeye başlıyoruz. Belirlenen ürünler hangi bölgede daha verimli yetişiyorsa o ürünü ilgili bölgede yetiştirmeye başlıyoruz.
Örneğin soya için Çarşamba bölgesi, patates için Niğde, Nevşehir bölgesi seçildi. Diğer ürünler içinde en uygun bölge hangisi ise o bölgede ilgili ürünleri yetiştirmeye başlıyoruz. Bu sayede tarımsal ithalatın azaltılması hedefine katkı sunacağız.
HUBUBAT, GIDA VE SERADA TÜRKŞEKER TARIM A.Ş. KATKISI!
Pancar sektörü dışındaki faaliyetlerimizi Türkşeker Tarım A.Ş. aracılığıyla yürütüyoruz. Türkşeker Tarım A.Ş. ile hububat, gıda ve sera sektöründe faaliyetlerimize başladık. Bugün itibariyle Türkşeker Tarım A.Ş., patatesten domatese, sera ürünlerinden hububata kadar çok geniş bir alanda faaliyet gösteriyor. Aralık 2020 itibariyle Türkşeker Tarım A.Ş.’nin ürettiği un, şeker, salça, makarna, bulgur gibi çok sayıda ürün uygun fiyatlardan marketlerdeki yerini almış durumda.
Türkşeker’in üretim kapasitesi hakkında bilgi verebilir misiniz?
TÜRKİYE’NİN ŞEKERİNİ ÜRETİYORUZ!
Tüm faaliyetlerle gelecek yıl üretim kapasitemizi yaklaşık yüzde 40 artıracağız. Üretim alanımız 2021’de, 1 milyon 909 bin 500 dekardan 5 milyon 850 dekara yükselecek. Bu yıl yaptığımız sözleşmelerle gelecek yıl pancar üretimini 8 milyon 500 bin tona, hububat üretimini ise 2 milyon 720 bin tona çıkarmayı hedefliyoruz. Böylece 8 milyon 62 bin tonluk tarımsal üretim miktarımız 11 milyon 220 bin tona çıkacak. Gelecek yıl tarımsal üretimin yıldızı Türkşeker olacak diyebiliriz.
Bu yıl, üretim faaliyetlerinin yanında çok sayıda kamu kuruluşumuz ile işbirliği protokolü imzaladık. Örneğin Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü ile imzaladığımız protokol ile çıraklık eğitimi vereceğiz.
Pandemi sürecini nasıl değerlendiriyorsunuz?
PANDEMİYLE MÜCADELEYE STRATEJİK DESTEK SAĞLADIK!
Pandemi sürecinde stratejik önem kazanan dezenfektan ve alkol ihtiyacını karşılamak için alkol fabrikalarımızın kapasitesini artırdık. Günde yaklaşık 50 bin litre alkol üretimi yapıyoruz. Bu süreçte ürettiğimiz alkol ile dezenfektan ve kolonya piyasasını dengede tuttuk. Bu noktada fahiş fiyat artışlarının önüne geçtiğimiz gibi ülkemizin ihtiyacı olan alkolü de üretmeye devam ediyoruz.
Türkşeker olarak üretim dönemi sonuna kadar 7 milyon 500 bin ton alkol üretmeyi hedefliyoruz. Şeker tarafında ise pandeminin tüm etkisine rağmen üretim azalmadı. Bu yıl kampanya dönemi sonunda 7 milyon 630 bin ton pancarı işleyerek 1 milyon ton şeker, 2 milyon 271 ton küspe, 328 bin 500 ton melas, yaklaşık 10 bin ton konsantre şlempe ve 7 milyon 500 bin ton alkol üretmeyi hedefliyoruz.
2020 yılında hangi il ve bölgelerimiz öne çıktı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
ÜLKENİN DÖRT BİR YANINDA ÜRETİM YAPIYORUZ!
Bu yıl pancar üretiminin yanı sıra hububat, gıda ve sera sektöründe uygulamaya koyduğumuz sözleşmeli tarım kapsamında çok sayıda bölgede faaliyete başladık. Mardin, Diyarbakır, Batman, Urfa, Malatya, Yozgat’ta hububat, patates konusunda Niğde, Nevşehir ve Afyon, domates konusunda Bursa, Muğla ve Antalya illerimiz, soya konusunda Çarşamba havzamız öne çıkan illerimiz. Bu bölgelerde başlattığımız sözleşmeli tarımı diğer bölgelere de yaymayı planlıyoruz.
Türkşeker’den yeni hamleler!
Buğday piyasasına girerek fiyatı yükselttiğine yönelik eleştirilere cevap veren Türkşeker’in Genel Müdürü Alkan, “Ürünü gerçek değerinden almak zorunda kalanlar rahatsız oldu. Sanayicinin atıl kapasitesini değerlendirerek, kendi markamızla üretim yapacağız” dedi.
Bu yıl hububatta sözleşmeli alım modeliyle piyasaya girerek dikkatleri çeken Türkşeker, bu modelle ürettirdiği hammaddeyi özel sektör fabrikalarında işleyerek nihai ürün haline getirmeye hazırlanıyor. Bu amaçla Vakıf Katılım tarafından kurulan VKT Tarım A.Ş.’nin yüzde 49’u devralınırken, şirketin ismi Türkşeker Tarım A.Ş. olarak değiştirilecek.
Türkşeker Genel Müdürü Mücahit Alkan, piyasaya girmeleri sebebiyle üreticinin elindeki ürünü gerçek fiyatından satın almak zorunda kalanların bu işten rahatsız olduğunu söyledi.
Türkşeker’in bu yıl sürpriz şekilde, pancar dışındaki ürünler için de sözleşmeli alım yoluyla piyasaya girmesindeki amaç neydi? Tam olarak ne öngörüyorsunuz?
SÖZLEŞMELİ TARIM İLE ÇİFTÇİMİZ DAHA ÇOK KAZANACAK!
Biz temel olarak, çiftçimizin, sanayicimizin ve tüketicimizin kazanacağı bir sistem kurmayı öngörüyoruz. Bunu yaparken çiftçiye 4 temel hususta taahhütlerimiz var. Sözleşmeli üretim modelimizde girdileri biz temin edeceğimiz için; tohum, gübre, ilaç, mazot ve elektrik, tarla hazırlığı, hasat, nakliye gibi temel girdilerin maliyetleri azalacak. Türkşeker finansman maliyetini üstlenecek, böylece çiftçimiz yüksek finansman maliyetine katlanmak zorunda kalmayacak. Çiftçimizin ürününü değerinden alacağız. Başlarken, beş gün içinde ödemeyi taahhüt ederken, bunu daha sonra üç güne düşürdük.
Bu sene piyasaya girince, ziraat odalarından teşekkür telefonları gelmeye başladı. Çiftçinin üretim girdileri düşük maliyetle temin edilecek. Tüm bunları yaparken çok cüzi bir kâr koyup ürünün son tüketiciye ulaşmasını sağlayacağız. Yani biz piyasayı regüle ederken, makul ölçülerde gelir sağlamanın yanı sıra, sanayiciyi, çiftçiyi ve tüketiciyi memnun edecek modeli hayata geçirmeye hazırlanıyoruz. Aynı zamanda piyasada kabul edilebilir kâr marjıyla ticaret yapan kişiler de kazanacak. Örneğin fırıncı için un fiyatları, un sanayicisi için buğday fiyatı öngörülebilir olacak.
Buğday konusundaki sözleşmeli üretim hedefiniz nedir?
HEDEF: 8 MİLYON DEKAR ARAZİDE TARIMSAL ÜRETİM!
Bu yıl bizim 2 milyon ton buğday üretim hedefimiz var. 4 milyon dekar alana buğday ekeceğiz. Bunun 400 bin tonu makarnalık buğday olacak. Bunları da eklediğimizde yeni yapıyla biz her yıl 8 milyon dekarlık alana ürün ektirmiş olacağız.
Yahya BAKIR / Sakarya – Adapazarı
